Avrupa'nın belli başlı ülkelerinde insanlar çok yüksek bir yaşam standardı içinde yaşamaktadır. Buralada birçok aile evini kedi-köpek gibi evcil hayvanlarla paylaşmaktadır. İşin ilginç olan tarafı bu hayvanların da yine çok yüksek bir yaşam standardında yaşamlarını sürdürmeleridir.
Bu hayvanlar daha doğar doğmaz hastalıklara karşı aşılanmaktadır. Yiyecekleri bilimsel yöntemlere göre hazırlanmış, vücutlarının fizyolojik ihtiyaçlarına göre belirlenmiş özel mamalardır. Ömürleri boyunca sokağın çamurundan, pisliğinden, dışarının soğundan uzak bir şekilde sıcacık bir çatı altında yaşamlarını sürdürürler. Özel şampuanları vardır ve sahipleri tarafından düzenli olarak banyo yaptırılırlar. Bundan dolayı ömürlerinde enfeksiyona bağlı hastalıklara pek yakalanmazlar; fakat vücut dirençleri zayıf olduğundan en ufak bir olumsuzlukta da hasta olabilirler ve aynı zamanda alerjik hastalıklara yatkındırlar. Çok terbiyelidirler, tuvalet eğitimleri vardır ve sahiplerinin her sözünü dinlerler. Zaten aileden bir birey gibidir, insanlar hayvanlarına sevgi gösterir, birlikte oynarlar, aralarında duygusal paylaşımlar yaşanır. Kedi ve köpeklerin 10-15 yıl arasında bir doğal yaşam süreleri vardır ve Avrupa'da evcil hayvanlar ömürlerinin sonuna doğru bir yaşlılık sürecini de geçirirler: tüyleri solar, dişleri dökülür, kilo alır ve hatta altına kaçırmaya başlar. Bir gün hayatını kaybetse bile hafızalardan hiçbir zaman silinmezler..
Bir karşılaştırma olması bakımından Türkiye'deki sokak köpeklerinin hayatını inceleyebiliriz. Evde hayvan besleme Türkiye'de pek fazla yaygın değildir. İnsanlar daha kendilerine bakamazken elbette kedi köpeğe bakacak durumda değildir. Sadece köylerde bekçilik yapsın diye evin önüne bir köpek bağlanır, yemek artıklarıyla beslenir. Şehirde insanların evde kedi köpeğe ayıracakları vakitleri de yoktur, işten eve geldiklerinde yorgunluktan başlarını kaldıracak taakatleri de. Çocuklar genelde sokakta köpeğin birinin başına bir ip bağlayıp dolaştırırlar, sonra anneleri kızınca bırakırlar. Bir hevesle eve alınıp sonra bakımı zor gelince sokağa terk edilen köpek de çoktur. Sokak köpekleri sürekli mikropların içinde olduğundan vücutları doğal bir bağışıklık kazanır, hastalanmasalar bile çok hayırlı bir şey değildir bu. Karda, kışta, yarı aç yarı tok yaşayıp giderler. Yaşam süreleri de çok uzun olmaz. Sokak köpekleri pek yaşlanmaz, ya bir kışı atlatamaz, ya araba çarpar ya da belediye tarafından zehirlenirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder